Loading...

Blog

Ana Sayfa / Blog

Korku

Erkekler eğer duygularını açığa vururlarsa derin ve acı dolu sırlarının ortaya çıkacağından korkarlar. Korkarlar ama duyguları candan yaşamanın, gerçek tutkulara sahip olmanın, sevmenin, ağlamanın, neşelenmenin hatta acı çekmenin çok değerli bir deneyim olduğunu da bilirler.

Sevmeyi bildiği kadar sevmeli insan. Sevmeyi bildiği kadar diyorum çünkü herkes aynı şekilde ve aynı derecede bilmez sevmeyi. Kimi çok güzel sever, kimi seviyormuş gibi yapar, kimi kendinden başkasını sevemez. Gerçekten sevemeyen insan korkar. Yalnızlıktan korkar, mutsuzluktan korkar, karanlıktan korkar, gelecekten korkar, kendinden korkar. Erkeklerin işi biraz daha zordur. İnsanlık tarihi boyunca gücün simgesi olmuştur ve güçlü insanlar korkmaz, ağlamaz, acı çekmez klişeleri ile büyümüşlerdir. Oysa bir erkeği en güçlü kılan, kollarında güçlü olmak zorunda olmadığı bir kadındır. Çünkü güçlü olmak zorunda olmadığı yerde ağlayabilir erkek. Ve ağlayabildiği kadar tutkuludur aslında.

İnsanlar korkarlar çünkü karşılık beklemeden sevmemişlerdir çoğu zaman. Oysa Osho derki; “karşılık beklemeden sevmeye aşk denmez, sevmek için sevilmek sadece sömürüdür. Aşk tek kişiliktir, kadın ve erkek bir olur. Görünürde iki beden vardır oysa onlar tektir.” Tek olmaktan korkar insanlar. Hele de erkekler. Ne de olsa tüm öğrenilmişliklere ve egoya terstir.

Yüreğinizi açabildiğiniz insanlar, çok sık çıkmaz karşınıza. Ama ilk gördüğünüz anda anlarsınız hiç yabancı olmadığını. Hiçbir şeyi yabancı gelmez. İşte tam bunu fark ettiğiniz an en cesur olmanız gereken andır. Eğer masadakilerin hepsini istiyorsanız elinizdekilerin hepsini öne sürmeniz gerekir. Tüm sırlarınızı, tüm korkularınızı, tüm acılarınızı. Çünkü ruhunuza dokunan insanların sizi tüm gerçekliğiniz ve tüm çıplaklığınız ile kucaklaması gerekir. Size bir sır vereyim, tüm gerçekliğiniz ile kucaklandığınız yer, sabahları uyanmak için sahip olduğunuz en huzurlu yerdir. Tüm bunları nereden anlayacağınızı ise hiç merak etmeyin, bazen küçük bir öpücük, bazen bilinçsizce ağızdan dökülen iki kelime, bazen mavi bir havlu size doğru yerde olup olmadığınızı anlatmaya yeter.

Comments